"Anneni mi seviyorsun, babanı mı?"
Daha hamile kalmadan bile önce çok çarpık gelen bir soruydu. Sevgileri sıraya sokmak..
Hiç akla gelmese bile çocuğa bunu düşündürmek… Çocuk, sevgiye doğmuştur, bebek, sevgiden gelmiştir. Ona "kıyas"ı öğretmek, geldiği sonsuz sevgi kaynağını azımsamak, kısırlaştırmaktır bana göre…
Maalesef, çocuk yetiştirmede gördüğümüz bu toplumun bazı çarpıklıkları devlet yönetimine de aynı şekilde yansıyor. Bir çocuğa "onu mu seviyorsun, bunu mu?" demek nasıl bir mantık? Üstelik bu kişilerden biri bu ülkenin kurucusu… Hadi geçtim, bütün yönetim çarpıklığını… Niye kıyaslatıyorsun sen çocuğa iki kişiliği? Ailesinin ne yaptığını, neye inandığını nasıl çaktırmadan öğrenmeye çalışıyorsun? Siyaseti okula nasıl sokuyorsun? Kaldı ki, iki kişiyi de aynı anda sevemez mi çocuk mesela?
Zaten yönetim "aile" yönetir gibi olmaz. Vuran, kıran, cezalandıran, hoşa gidilince ödüllendirilen, yasaklayan, senin yerine düşünen… Ki biz ailemizi de böyle yönetmiyoruz artık.
Aile yönetimimiz toplumca geliştikçe, belki bu ülke yönetimine de yansır. Yansımalı…
2 yorum:
son olan vahim olaylar benim de çok canımı sıkıyor.arkadaşlarım cemaat okullarında olan çocuklarını bu uygulamalar başlayınca başka okullara aldırdılar.hem de aslında o okullardan çok memnun oldukları halde..çocuklara bunları yaşatmaya kimsenin hakkı yok...
Evet Filiz, haklısın, çocuklara bunları yaşatmaya kimsenin hakkı yok
Yorum Gönder